Türkiye’de Genel Af Beklentileri: 2025’te Ne Olacak?
Türkiye’de uzun yıllardır gündemi meşgul eden genel af beklentisi, 2025 yılı itibarıyla yeniden alevlendi. Cezaevlerinin doluluk oranları, kamuoyundaki talepler ve adil yargılanma süreçleriyle ilgili tartışmalar, genel af ya da kapsamlı infaz düzenlemelerinin tekrar Meclis’in gündemine gelmesine neden oldu. Özellikle 10. Yargı Paketi çerçevesinde yapılması beklenen değişiklikler, milyonlarca vatandaş tarafından büyük bir merakla takip ediliyor. Peki, genel af yasası 2025’te çıkacak mı, kimleri kapsıyor, infaz yasası maddeleri neler içeriyor? İşte güncel bilgilerle genel af konusundaki son durum.
Genel Af Yasası 2025 Çıktı Mı?
2025 yılı itibarıyla Türkiye’de resmi olarak ilan edilen bir genel af yasası henüz yürürlüğe girmemiştir. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 18 Mart 2025 tarihinde yaptığı açıklamada, gündemde bir genel affın olmadığını net bir şekilde ifade etmiştir. Ancak, kamuoyunda bazı düzenlemelerin yanlış bir şekilde “af” olarak nitelendirildiğini ve bu durumun aslında teknik anlamda affı karşılamadığını da belirtmiştir. Bu açıklama, af beklentisi içinde olan vatandaşları hayal kırıklığına uğratsa da, infaz düzenlemeleri ve denetimli serbestlik gibi adımların atılmasının gündemde olduğu görülmektedir. Bu da dolaylı yoldan birçok hükümlü ve tutuklunun cezasının hafifletilmesi ya da cezaevinden tahliye edilmesi anlamına gelebilir.
Af Gündemde Değil Ama İnfaz Düzenlemeleri Kapıda
Adalet Bakanlığı’nın üzerinde çalıştığı 10. Yargı Paketi, 2025 yılında hukuk sisteminde kapsamlı bir değişim yaratmaya hazırlanıyor. Paket kapsamında özellikle infaz süresi, denetimli serbestlik süreleri ve ceza oranlarında değişiklikler yapılması bekleniyor. Bu düzenlemeler doğrudan bir genel af anlamına gelmese de, cezaevindeki birçok kişi için erken tahliye ve cezasının kalanını dışarıda tamamlama imkânı sunabilir. İnfaz düzenlemelerinin amacı, cezasızlık algısını ortadan kaldırmak, suça karşı caydırıcılığı artırmak ve ceza infaz sistemini daha adaletli hale getirmektir.
10. Yargı Paketi Ne Zaman Geçecek?
Adalet Bakanı’nın açıklamalarına göre, 10. Yargı Paketi şu an için ilgili bakanlıklara gönderilmiş durumda. Meclis’e gelmesi ve yasalaşması ise birkaç aşamadan geçtikten sonra mümkün olacak. Bu süreçte en çok tartışılan konular arasında:
- Denetimli serbestlik sürelerinin yeniden belirlenmesi
- Açık ve kapalı cezaevi ayrımında esnekliğe gidilmesi
- 2 yılın altındaki cezalarda zorunlu cezaevi süresi
- Hasta mahkûmların durumu ve infaz erteleme kriterleri
Özellikle bu maddelerin netleşmesiyle birlikte, kamuoyunda “af geliyor” algısı daha da güçlenebilir.
31 Temmuz Yasası Yeniden Gündemde
Kamuoyunda “31 Temmuz Yasası” olarak bilinen düzenleme, 2020 yılında Kovid-19 pandemisi nedeniyle hayata geçirilmişti. Bu düzenleme, açık cezaevindeki hükümlülerin denetimli serbestlikten faydalanmasını sağlamış ve yaklaşık 100 bin kişi bu yolla tahliye edilmişti. Ancak bu yasadan yalnızca o tarihte cezaevinde olanlar yararlanabilmiş, cezası kesinleşmemiş veya yeni tutuklanan kişiler bu haktan mahrum kalmıştı. 2023 yılının sonunda sona eren bu uygulama, 2025 itibarıyla tekrar gündeme geldi. Özellikle adaletin eşitliği ilkesine aykırı olduğu iddiaları, bu yasanın genişletilmesi gerektiği yönünde yeni tartışmaları beraberinde getirdi.
Genel Af Yasası Kimleri Kapsayabilir?
Her ne kadar resmi bir genel af yasası çıkmamış olsa da, olası bir af veya infaz indirimi düzenlemesinin kimleri kapsayacağı büyük merak konusu. Uzman yorumlarına göre, af çıkması durumunda aşağıdaki suç grupları kapsam dışında bırakılabilir:
- Terör suçları
- Cinsel istismar ve çocuklara yönelik suçlar
- Kadın cinayetleri ve aile içi şiddet
- Uyuşturucu ticareti
- Kasten öldürme
Buna karşın, infaz indirimi veya denetimli serbestlikten yararlanabilecek suç grupları arasında:
- Hırsızlık
- Dolandırıcılık
- Uyuşturucu kullanımı (ticaret değil)
- Basit yaralama
- Trafik kazaları sonucu oluşan taksirli suçlar
Elbette bu kapsam, düzenlemenin içeriğine göre değişiklik gösterecektir.
İnfaz Yasası Maddeleri ve Beklenen Değişiklikler
İnfaz düzenlemelerinin en kritik noktalarından biri, cezanın hangi oranlarda çekileceğidir. Mevcut sistemde bazı suçlar için yarı oranında ceza çekme, bazıları için üçte iki ya da dörtte üç oranı uygulanmaktadır. 10. Yargı Paketi ile birlikte bu oranların tekrar düzenlenmesi beklenmektedir. Ayrıca denetimli serbestlik için gerekli süreler de gözden geçiriliyor. Şu anda iyi hal değerlendirmesine göre birçok hükümlü tahliye edilebiliyor. Yeni düzenleme ile birlikte bu sürelerin daha belirgin hale getirilmesi ve bazı suçlar için zorunlu cezaevi süresinin getirilmesi gündemde.
Toplumun farklı kesimlerinden gelen talepler ve eleştiriler, bu sürecin ne kadar hassas yönetilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Özellikle kadın cinayetleri, çocuk istismarı gibi suçlarda af ya da indirimin gündeme gelmesi büyük tepki çekiyor. Hukukçular ise her düzenlemenin ceza adalet sistemine olan güveni artıracak şekilde yapılması gerektiğini vurguluyor. Cezaevlerinde yaşanan yoğunluk, personel eksikliği ve sosyal rehabilitasyon ihtiyacı gibi faktörler, af ya da infaz indiriminin bir “zorunluluk” haline geldiğini gösteriyor.
Bir İnceleme Bırakın